Önce öğreteceksin, seni oraya oturtan halka öğreteceksin, küçük
yaştan başlayacaksın anlatmaya, hayatın doğal bir parçası olacak cinsellik,
yemek yemek, su içmek, tuvalete gitmek, doğmak ve ölmek gibi, meta olmayacak
cinsellik, ne kadar tanırsa bireyler cinselliği, o kadar doğru yaklaşırlar aile,
cinsellik, karşı cins ve hamilelik kavramlarına. Çocukları olsun istemiyorlarsa
bilecekler neler yapmaları gerektiğini, kürtaj denilen operasyonla karşılaşmayacak,
tanışmayacak, o psikolojik, duygusal, fiziksel çöküntüyü yaşamak zorunda
kalmayacaklar büyüdüklerinde. Bunu, ister okumuş ister okumamış olsun 74 milyon
insana anlatacak ve içlerine sindireceksin ki bu hedefinde başarılı olabilesin.
Sonrasında mecbur olmadıkça yaptırmayacak kimse, bunun için teşekkür edecekler,
doğum kontrol yöntemleri ile ilgli tüm halk öğrenip bilgilendiğinde zaten kürtaj
oranları doğal olarak gerileyecek, düşecek. Hiçbir Kadın'ın bu operasyona güle
oynaya gittiğini düşünmüyorum, bunu böyle sanan insanlar olabileceğine de
inanmak istemiyorum.
Kürtaj bir doğum kontrol yöntemi değildir! Ama kürtajı bu şekilde
yasaklamak insan haklarına aykırıdır. 10. haftaya kadar daha organları
tamamlanmamış ve gelişim sürecinde olan embriyo’nun yaşam hakkı olmasına
karışan devlet o zaman 18 yaşına gelene kadar çokcukların velayeti neden
ana-babalarına veriyor? Neden anne ve babaların yapabileceği hataların
risklerini alıyor? Onları da devlete verelim devlet baksın. Bu karar sadece ve
sadece ebeveynlerindir kimse karışamaz.
Bizim 2 kızımız var, ikiside isteyerek ve istediğimiz zamanlarda
dünyaya geldi kazara değil yani, isteyene kadar nasıl çocuk yapmayacağımızı bildiğimiz ve gerekli
önlemleri almış olduğumuz için bu şekilde olabildi. Türkiye'nin dört bir
tarafına, bu bilgi ve hizmetleri taşımazsan kürtaj oranlarını düşürmek, mümkün
olmayacak ve çok daha kötü sonuçlar ortaya çıkacak, kendi çabalarıyla istenmeyen
gebeliklerinden kurtulmaya çalışan kadınlar, yanlış uygulamalar yüzünden ölecek
ve doğumalarını devlete borçlu, ölmüş annelerin eksik çocukları, aramızda
olacak.
Ayrıca Yaratan yüce varlığın herşeyin hakimi olduğunu savunuyorsak
bilgisizliği ve tedbirsizliği yüzünden hamile kalan ailelerin istemediği
bebeklerin doğmasına neden izin veriyor? Ya da özel bebeklerin bedenleri ve
hayatları ne oluyor? Madem bu kadar kusursuz bir sistem var ve bu sistemi biz
bozuyoruz, gerek zihinsel, gerek fiziksel özel çocuklar neyin, kimin, hangi
sistemin ürünüdür? Kaldı ki kanlı ve canlı insanını koruyamayan devletin, önce yıllar
önce doğmuş olan kadınlara yapılan katliamları engellemesi gerekmez mi?
Sonuç olarak parası olan kişiler, gidip yurtdışında istediği
operasyonu geçirecek günah(sa) Allah ile kul arasında kalacak, devletin ruhu
duymayacak. Olan yine buna gücü olmayan insanlarımıza olacak hepsi bu.
Bir de o belki 5. belki 11. çocuğu doğurup çekilmez bir hayat
yaşamak ve yaşatmak, bakamamak, birey olamamamasına, toplum için zararlı
insanlar olmasına göz yummak, sebep olmak, ya da engel olamamak, kaybolmuş
hayatlar yaratmak mı günah değil?